18 Eylül 2009 Cuma

Işıl Alben Taraftarın Sevgilisi(Galatasaray Dergisi Röportajından)

IŞIL ALBEN Taraftarların Sevgilisi . . .

GALATASARAY'A GELDİĞİNDEN BU YANA TARAFTARLARIN GÖZDESİ OLAN ' IŞIL ALBEN ',SADECE İYİ BİR SPORCU DEĞİL.O,TERİNİN SON DAMLASINA KADAR MÜCADELE EDEN,KAZANMAK İÇİN HERŞEYİ YAPAN GÖNÜLDEN BİR GALATASARAYLI

'Galatasaray bana,artık sen git demedikten sonra,ben kulübüme hedeflerim için ayrılıp Avrupa'ya gidiyorum diyemem.Yani,şu anda net olarak Galatasaray'da bulunduğum için çok mutlu olduğumu ve Türkiye'de başka bir takımda oynamayacağımı söyleyebilirm

'Botaş'tan Galatasaray'a geldiği günden bu yana taraftarların sevgilisi olan IŞIL ALBEN,bu sevgiyi sahada verdiği üstün mücadele ile fazlasıyla hak ediyor.Taraftarlarla arasındaki güçlü bağı" " Ben onların içinden geldim.Galatasaray için onlar tribünde ter döküyor,ben de sahada "sözleriyle tarif eden IŞIL ALBEN dergimizin bu sayısında,sakatlığı,hedefleri ve Galatasaray Bayan Basketbol Takımı hakkındaki düşüncelerini bizimle paylaştı .

ŞU ANDA SAKATLIĞIN NE DURUMDA,SENİ NE ZAMAN PARKEDE GÖRECEĞİZ ?
Kesin bir şey söylemek mümkün olmuyor ama takıma dönüş süremi 1,5-2 ay olarak hesaplıyoruz.Tabii ki şimdiden döner dönmez kaç dakika görev alacağım net olmamakla birlikte,en geç Ocak'ta tam performansımla sahada olmayı planlıyorum.Bir de en başta sakatlığımın 3,5 ay süreceği söylenmişti ama ön çaprazımın yanında,dizimin de çok hasar gördüğü için menüsküsüm,iç yan bağlarımm ve kıkırdaklarımda da sorunlar tespit edildi.Bu durum da doğal olarak tedavi sürecimi uzatıyor.Belki çıkıp yarın da oynayabilirim ama bu sefer daha ağır bir şekilde sakatlığımın tekrarlanma ihtimali olabilir veya ilerleyen süreçlerde yeni sorunlar ortaya çıkabilir.Bu konuda kulüp çok hassas davranıyor ve tam olarak iyileşmeden oynamama müsade edilmiyor.

" SAKATLIĞIMDA CAMİAMIZ BENİ YALNIZ BIRAKMADI "
SAKATLIK SÜRECİNDE KULÜP YÖNETİCİLERİMİZİN VE TARAFTARLARIMIZIN İLGİSİNDEN MEMNUN MUSUN ?
Sakatlık sürecinde camiamız bana gerçekten sahip çıktı.Başkanımızdan,takım arkadaşlarımdan,antrenörlerimizden ve takımımızda görev yapan herkezden,taraftarlarımızdan ve yönetim kurulu üyelerimizden inanılmaz derstek gördüm.Bu ilgi beni çok sevindirdi.Burada özel olarak bir parantez Mihriban Abla (oğuz) için açmak istiyorum.Kendisi de sporculuktan geldiği ve aynı sakatlığı yaşadığı için bana inanılmaz destek oldu.Nerede,ne yapmam gerektiğini söyledi,yaşayacağım şeyleri önceden anlattı.Benim bu sürece psikolojik olarak hazırlanmama önemli katkı sundu.Sonuç olarak Mihriban Abla'ya çok şey borçlu olduğumu söyleyebilirim.Ayrıca fizyoterapistim Fatoş Yavuz da bana bu süreçte çok yardımcı oldu ve bütün kaprislerimi çekti.Ona da özel olarak teşekkür etmek istiyorum.Taraftarlarımız da beni bu süreçte yalnız bırakmadı,yapmış oldukları ziyaretler ve göndermiş oldukları mesajlar bana güç ve cesaret verdi.Kulübümüz ise ameliyatımın ve tedavi sürecimin en iyi şekilde geçmesi için en iyi şartları hazırladı.Bu süreçte özellikle Genel Sekreterimiz Sayın Selçuk İren'de benden desteğini esirgemedi.Böyle bir durumda beni yalnız bırakmadığı için bütün Galatasaray Camiasına teşekkür ediyorum.Yani çok ciddi sakatlık süreci yaşamama rağmen,bana verilen destekle bu sakatlık hiç yaşanmamış gibi,sanki basketbola ara vermişim ve geri dönmeye hazırlanıyormuşum gibi hissediyorum.Ve tabii ki ailem.Her zaman yanımda oldular ve büyük destek verdiler.Tüm bu desteğin hakkını verebilmek için çalışıyorum,tek dileğim önümüzdeki sezon oynadığım basketbolla en güzel teşekkürü sahada edebilmek...

KÜÇÜK YAŞLARDAN BERİ İYİ BİR GALATASARAYLI OLDUĞUNU BİLİYORUZ.BİZE SARI-KIRMIZI RENKLERE OLNA BAĞLILIĞININ HİKAYESİNİ ANLATIR MISIN ?
Çocukluğumda anne tarafına daha yakındım.Anneannem,dayım,teyzelerim hepsi Galatasaraylıdır.Böyle olunca da çok küçük yaşlarda Galatasarayla tanıştım.Dayım beni 4-5 yaşlarımda Ali SamiYene götürüyordu.O yaşlarda başlayan Galatasaray sevgim her geçen gün içimde büyümeye devam etti.

"KENDİMİ TARAFTARLARIMIZDAN FARKLI GÖRMÜYORUM"
TARAFTARLARIMIZIN SANA BÜYÜK BİR İLGİSİ VE SEVGİSİ VAR.BU İLGİYİ NASIL DEĞERLENDİRİYORSUN ?
Taraftarlarımızın bana olab sevgisi beni çok mutlu ediyor.Bence bu karşılıklı sevginin en önemli kaynağı onların içinden gelmiş olmam.Her zaman söylediğim bir şey var:Benim tribündeki taraftarlarımızdan tek farkım sahada olmamam ve armamıza sahada hizmet vermeye çalışmam.Aslında hepimiz aynı amaç uğruna mücadele ediyoruz.Onlar formaları trübünde terletirken,ben sahada terletiyorum.Ben aramızdaki sevgiyi ve iletişimimizi buna bağlıyorum.Küçüklüğümden bu yana Galatasaraylıyım ve kendimi onlardan farklı görmüyorum

BOTAŞTAN GALATASARAYA GELDİĞİNDEN BU YANA HER GEÇEN GÜN BASKETBOLUN ÜZERİNE ARTILAR KOYDUĞUNU GÖRÜYORUZ.KENDİNİ GELİŞTİRMEK İÇİN ANTREMANLAR DIŞINDA BBİREYSEL ÇALIŞMALAR DA YAPIYOR MUSUN ?
Ben Botaşta çok sert bir sezon geçirdim.Adanada'yken bütün hayatım basketboldu.Galatasaray'a geLdiğimde ise tecrübe olarak çok gerideydim.Hem çok küçüktüm hem de Avrupa'da deneyimsizdim.O zaman antrenörümüz Cem Ağabeydi (Akdağ). O da bana güvenerek büyük şans verdi.Ben de eksiklerimi hızla gidermeye çalıştım.Geçen senenin ortasından itibaren kuvvetlenmem gerekiyordu.Bir beslenme programım oldu,ağırlık çalıştım.Yani bireysel çalışmalarıma da hep özen gösterdim ve göstermeye de devam ediyorum.Örneğin sakatlık sürecimde de bu sürecin bana getirebileceği artıları düşünerek çalışmalar yapıyorum.Mesela koşamıyorum ama şut atabiliyorum.Bu şekilde şut açığımı kapatmaya ve önümüzdeki sezon daha iyi bir şutör guard olarak dönmeye çalışıyorum.Aynı zamanda maç oynadıkça da insan gelişiyor ve gereken sertliği kazanıyor.Hücümda da tecrübelendikçe daha çok kendine güveniyor,nereye ne yapacağını biliyor.Antrenörlerimiz de bizi eksiklerimize göre çalıştırıyor.Biz de buna uygun olarak özel çalışmalar yürütüyoruz.Bu şekilde geldiğimden beri programlı bir şekilde özel çalışmalarım oldu ve bu çalışmaları yapmaya halen devam ediyorum

"TÜRKİYE'DE BAŞKA TAKIMDA OYNAMAM "
BİZLERE BİRAZ DA HEDEFLERİNDEN BAHSEDER MİSİN,GALATASARAYDA BULUNMAK HEDEFLERİNLE ÖRTÜŞÜYOR MU ?
Aslında benim en büyük kişisel hedefim küçüklüğümden bu yana Galatasarayda oynamaktı.Şimdi bu hedefi gerçekleştirmiş olmak bana büyük gurur ve mutluluk veriyor.Bu formayı hakkını vererek taşıdıktan sonraki hedefim Avrupada Euroligde çok büyük hedefleri olan bir takımda oynamaktı.Bu şans elime geçti.Teklifler geldi ama Galatasaray formasını çıkarıp başka takımda oynamak açıkçası bana çok zor geliyor.Bu hedefim hala devam ediyor ama başka bir açıdan bakıldığında zaten biz de Avrupada çok kariyerli bir takımız.Eurocup'ı kazandık.Euroligde final four oynamış bir markayız.Bu sezon da Euroligde mücadele edeceğimize göre,zaten Euroligde iyi bir takımda oynadığım söylenebilir.Bunun yanı sıra,Avrupaya gidip orada Türk basketbolunu,Türk insanını,Galatasarayımızı temsil etmeyi çok istiyorum.Sonuç itibarı ile,Galatasaray bana,artık sen git demedikten sonra,ben kulübüme hedeflerim için ayrılıp Avrupaya gidiyorum diyemem.Yani,şu anda net olarak Galatasarayda bulunduğum için çok mutlu olduğumu ve Türkiyede başka bir takımda oynamayacağımı söyleyebilirm.

TAKIMIMIZ BU SENE YENİ BİR HOCA İLE ÇALIŞACAK.YENİ HOCAMIZ ZAFER KALAYCIOĞLU HAKKINDA NELER DÜŞÜNÜYORSUN?
Zafer KalaycıoğLu,mevcut başarıları ile çok kariyerli bir antrenör.Onun kariyerinde olan çok az sayıda antrenör var.Bence Galatasarayı çalıştırabilecek en iyi yerli hocalardan biriydi.Senelerdir kazanmış olduğu Eurolig tecrübesinin bize çok büyük katkı sağlayacağına inanıyorum.Aynı zamanda kendisi daha önce Galatasarayımıza şampiyonluklar kazandırmış bir antrenör.Şu ana kadar yapılan antremanlarda da tecrübesini ve pozitif enerjisini bize gösterdi.Umarım camiamıza hayırlı olur.

TAKIMIMIZDA BAZI DEĞİŞİKLİKLER OLDU.YENİ OYUNCULAR TAKIMA KATILIRKEN,SAKATLIK SORUNLARIDA YAŞANIYOR.BU GELİŞMELERİN IŞIĞINDA YENİ SEZONU NASIL DEĞERLENDİRİYORSUN ?
Yeni sezonda geçen seneye oranla birtakım artı ve eksilerimiz var.Önemli artılarmızdan biri takımın yerli oyuncularınnın hemen hemen aynı kalması.Bu iskeletin korunmuş olması bence çok önemli.Bu arada üç sene önce bugünleri planlayarak atılımlara öncülük eden ve bize her zaman destek olan Şube Sorumlumuz Sayın Ahmet Dedehayıra teşekkür etmeliyiz..Bu yerli oyunculara kariyeri tartışılmayacak olan Nilay Yiğit katıldı.Kendisinin profesyonel hayatını Galatasarayda oynayarak devam ettirmesinin onun için önemini biliyorum.Milli takım zamanlarımızda beraber futbol takımımızın maçları seyrederdik.Bizim açımızdan can sıkıcı olan tek şey yaşanan sakatlıklar.En önemlisi Simeone'nin sakatlığı.O da takıma en iyi ihtimalla Ocak ayında dönebilir.Ayrıca takımımıza yeni yabancı oyuncularımızda eklenecek,Sophia zaten bizimle devam ediyor.Düşündüğüm zaman sezon başı biraz sancılı geçebilir ama sonradan tempomuzu yükselteceğimize inanıyorum.Yani yabancılarımızın çoğunun yeni geliyor olması başlarda sıkıntı yaratabilir ancak bu noktada biz yerli oyuncuların daha çok emek vermesi,yeni arkadaşlarımızla daha fazla vakit geçirmesi uyum sorununu asgari düzeye indirir diye düşünüyorum.

‘’HEDEFİMİZ FINAL FOUR’’
EUROLİG2DE GÜÇLÜ RAKİPLERLE EŞLEŞTİK. BU ALANDA BEKLENTİLERİN NELERDİR, TARAFTARLARIMIZA GEÇEN SENE EUROCUP’TA YAŞATTIĞINIZ BÜYÜK GURUR VE MUTLULUK BU SENE EUROLİG’DE YAŞATACAĞINIZI DÜŞÜNÜYOR MUSUN?
Eurolig’de gerçekten çok zorlu bir kura çekerek, çok güçlü bir gruba düştük. Kendi ülkelerinin şampiyonları ve biz aynı gruptayız. Tabii ki bu bizi hedefimizden uzaklaştırmıyor. Biz de çok kaliteli bir kadroyuz ve armamızın olduğu yerde hedef her zaman en yüksektir. Eurolig’de öncelikli hedefimiz gruptan çıkabilmek. Gruptan çıktıktan sonra da final four neden olmasın. Yani hedefimiz final four ama bunun yanı sıra burada tecrübe yaşamak ve önümüzdeki seneye kupa hedefi ile girmk. Ayrıca Eurolig’de oynayacağımız zorlu maçların basketbol kalitemizi arttıracağını ve bunun lige de olumlu yansımaları olacağını düşünüyorum.

‘’BU TAKIMDA OYNAMAKTAN KEYİF ALIYORUM’’
EN ÇOK KİMİNLE BİRLİKTE BASKETBOL OYNAMAKTAN KEYİF ALIYORSUN?
Galatasaray’da formamızı birlikte terlettiğimiz bütün arkadaşlarımla bir arada basketbol oynamaktan büyük keyif alıyorum. Esra’nın(Şencebe)mücadele azmi,Simeone’nin oynadığı basketbol,Sophia’nın katkılarını görmek,olmayacak pozisyonlarda ribaundları toplaması,Yasemin’in mücadelesi… Bunların hepsini bir arada değerlendirdiğimde çok iyi ve önemli bir takım olduğumuzu görüyorum ve bu takımın parçası olmaktan, bu takımda oynamaktan büyük keyif alıyorum. Böylesi bir birlikteliği yakalamış olmamızın sanırım en öenmli sebebi ise herkesin Galaatsaraylı olması ve Galatasaray’ sevmeleri diye düşünüyorum

GALATASARAY BU SEZON FUTBOLA ÖNEMLİ YATIRIMLAR YAPTI. FUTBOL TAKIMIMIZI TAKİP EDİYORMUSUN, YENİ SEZONDA FUTBOL TAKIMIMIZ HAKKINDA SÖYLEYECEKLERİN NELERDİR?
Futbol takımımızı da takip ediyorum ve maçlarını izliyorum. Bu sene yaptığımız önemli transferler var. Bu transferler bütün taraftarımızı heyecanlandırdığı gibi beni e heyecanlandırıyor.Özellikle Frank Rijkaard gibi dünya çapına bir hocanın takımın başına getirilmiş olması çok önemli bir gelişme. Bu sezon herkes gibi benimde futbol takımımızdan büyük beklentilerim var. Galatasaray için mücadele eden tüm futbolcuları seviyorum ama özellikle Servet2in mücadelesini, Arda’nın olağanüstü yeteneğini, Baroş’un gollerini ve kewell’ın futbolunu çok beğeniyorum.

‘’TARAFTARIMIZ BİZİ DESTEKLEMEYE DEVAM ETSİNLER’’
SON OLARAK EKLEMEK İSTEDİKELRİN NELERDİR?
Geçen sezon Avrupa Kupası final maçında gördüğümüz atmosfer bugüne kadar bayan basketbol tarihinde yaşanmamış bir olaydı.Tabi ki her maç bunu yakalamak mümkün değil ama her geçen sezon takımımız kendi seyirci sayısını arttırmayı Başarsı. Bu da bayan basketbolu için çok güzel bir gelime ve bizim içinde çok önemli bir itici güç. Bu sezonda yaşadığımız her mutluluğu yine taraftarımız ile beraber yaşamak istiyoruz.

IŞIL ALBEN İŞTE

17 Eylül 2009 Perşembe

Metin Oktaya Benzeyen Gururumuz Işıl Alben

Metin Oktaya Benzeyen Gururmuz Işıl Alben

Galatasaray Taraftarının Bu röportajı okuyup Işıl Alben gibi Galatasaraylıya sahip olmanın mutluluğunu yaşasınlar diye Sabaha karşı 2.5 de başlayıp 4 e kadar bununla uğraşıp pcye geçtim(: Şuan tekrar okudum tekrar mest oldum valla büyük insan Işıl Alben Işıl Albenle konuları da mıknatıs gibi çekiyorum,

Röportajın noktasından virgülüne aynısıdır bir rötuş dışındaMaceram yeşil sahada başladı

Galatasaray Bayan Basketbol takımının 10 numarası Işıl, top koşturmaya nasıl başladığını anlattı, şaşırdık...Işıl Alben 23 yaşında.2008-2009 Fiba Eurocup şampiyonu Galatasaray bayan basketbol takımının 10 numarası. Taraftardan aldığı puan da 10 üzerinden 10,o kadar çok seviliyor ki taraftar onu Arda’dan başkasıyla evlendirmek istemiyor. Fanatikliğinden hiç bahsetmeyeyim, Fenerbahçe’den’’Diğer takım’’ diye söz ediyorFizik tedaviden çıkışını beklerken bir otomobil çarpıyor gözüme, kirli arka camı olan,’’I love you Işıl’’ yazıyor. Bu ne sevgi! Bunu yazan, her gün kapısının önünde camın kirlenmesini bekliyormuş mesela. Topallayarak biri çıkıyor içeriden; çok sevimli ama cici kız gibi değil, delikanlı gibi. Belli ki zor yürüyor, acı çekiyor ama çaktırmıyor. O fanatik bir Galatasaraylı, Fenerbahçe’ye demediğini bırakmıyor. Ama şöyle bir ayrıntı var; soruları soran da fanatik Fenerbahçeli. Bakalım neler olacak?

Not: Işıl geçen ay Fenerbahçe ile Galatasaray arasında oynan play-off yarı final maçında dizinden sakatlandı. Biliyorum ki sadece Galatasaraylı taraftar değil, herkes onun bir an önce iyileşmesini istiyor
Nasıl başladı macera?
Macera futbolla başladı aslında. Ailem futbolcu olmamı istemedi, ama baş edemediler de. Hiperaktif bir çocuktum, deli gibi koşardım. Necmettin Şen diye bir basketbol hocası vardı ilkokulda, ‘’Koşup durma, bari gel basketbol oyna’’ dedi. Ortaokulda oturduğum yerde top sektirirdim. Öğretmen de bakardı nerden geliyor bu ses diye.

116 kez milli, 16 yaşında oyun kurucu oldunuz, 18,de asist kraliçesi seçildiniz. Doğuştan mı yeteneklisiniz? Basketbolcu olmak için boyunuz da kısa.

Kısa olduğum için hırs yaptım. Sürekli ağırlık çalıştım. 50 dakikalık teneffüsün 30 dakikasında şut atardım. Botaş’tayken dört saat aralıksız antrenmanın üzerine gece tekrar çalıştığımı bilirim.
Fenerbahçe-Galatasaray maçında sakatlandınız, Gelişme var mı durumunuzda?
Dizim iyiye gidiyor. Ama üç ay sonra dönüp yine sakatlanmaktansa, beş ay sonra dönerim daha iyi. Devamlı egzersiz yapıyorum. Bir de arada erkek takımının maçlarını izliyorum. Salondan soğumamak için sürekli gitmem gerekiyormuş.
Şaşırmıyorlar mı sizi görünce?
İlk gördüklerinde ‘’Burada ne işin var’’ dediler tabii. Boş günlerinde bile tek başına antrenman yapan biri olarak, bazen umutsuzluğa kapılıyorum ama oraya gidince geçiyor.
Basketbol seyircisi var mı, yoksa hâlâ futbol formalarıyla mı geliyor taraftar?
Boş tribüne oynadığımız çok oldu ama artık öyle değil. Avrupa kupası finalinde beş bin kişi vardı. Başarı geldikçe ilgi artıyor, ilgi arttıkça yatırım artıyor. Avrupa maçlarında seyircinin önemini anladık. Rus ekolünde gelişmiş bir takım karşısında ilk yarı skor 40-11’di. Futbolun önüne geçmeye başladı bile.
BAĞIM KOPTU, ÇAT DİYE BİR SES GELDİ
Sakatlandığınız anı hatırlıyor musunuz, Çok acı çektiniz mi?
Düştüm kafamı kaldırdım, ‘’Bağım koptu’’ dedim ve geri yattım. ‘’Çaat’’ diye bir ses; lastiği çekip bıraktığında duyulur ya o tür bir şey. Devam edemeyeceğimi anladım. Acıdan değil, bu yüzden ağladım.
Hayranlarınız ne yaptı?
Sayelerinde, sakat değilmişim de ara vermişim gibi geliyor. Sakatlanmadan önce bu sevginin farkında değildim. Ama rakip takımın taraftarı da destek verdi, onlara da teşekkür ediyorum.
Sizin fanatiklik nereden geliyor?
Annem, dayım, teyzelerim iyi Galatasaraylıdır. Baba tarafıyla maalesef uyuşmuyoruz.
Maalesef derken hangi takım?
Diğer takım.
Fenerbahçe mi?

Fenerbahçe diyemiyorsunuz yani. Fanatikliğinizin boyutu ne, zaman zaman objektifliğinizi kaybediyor musunuz?
Evet, kendimi kaybediyorum, kabul ediyorum.
LACİVERT KAZAK GİYMEM
Her şeyiniz sarı kırmızı mı?
Duvarlar, havlu, yatak takımı, terlik, çoraplar bile sarı kırmızı. Bir araya gelen renklere de dikkat ediyorum.
Nasıl yani, saçlarınız sarı diye lacivert kazak giymez misiniz?
Giymem ya da üstüne kırmızı süveter falan alırım.
Hep spor mu giyiniyorsunuz?
Hayatımda bir defa topuklu ayakkabı giydim, o da ablamın düğününde. Merdivenlerden düştüm.
12 yaşında İstanbul Üniversitesi’nde başladınız basketbola, sonra Botaş ve Galatasaray. O dönem Fenerbahçe’den teklif gelseydi?
Geldi zaten, kabul etmedim. İspanyadan da teklif gelmişti ama paraya değişmem Cimbom’u.
Yolda önünüzü falan kesmediler mi? Tek fanatik siz değilsiniz neticede…
Bir gün köprüyü geçiyorum, trafik sıkıştı, Fenerliler el kol işareti yapıp laf attı. O sırada yoldan geçen Galatasaraylılar beni tanıdı, Fenerli arkadaşlar arkalarına bakmadan uzaklaştı.
Peki son FB-GS maçında olanlara ne diyeceksiniz? Ne oluyor o anda?
İdmanlarda bile kendi takımından biriyle tartışabiliyorsun ama sonuçta saha içinde olan saha içinde kalıyor. Aşırı sevgi, hırs, belki atmosfer… Keşke olmasa. Kimseye yakışmayan olaylardı.
ARDA GÜLÜP GEÇMİŞTİR
Lincoln için ne diyeceksiniz? Taraftar ‘’Işıl’ın binde biri olsan götürürdün takımı’’ demiş, internet yorumlarında.
Taraftar gözüyle cevap veriyorum o zaman; kızdığım çok oldu Lincoln’e. Çok iyi bir futbolcu ama maalesef ruhsuzluğunu ben de yakaladım. Keşke daha iyi olsaydı.
En iyi Galatasaraylı kimdi sizce bu zamana kadar?
Metin Oktay’ı ayrı bir yere koyarım. Bülent Korkmaz’ı çok severdim, UEFA maçında çıkmış omuzla oynamaya devam etmesi hâlâ gözümün önünde.
Arda?
Arda Türk futbolunun en yetenekli oyuncularından, iyi de bir Galatasaraylı. İnsan olarak da çok seviyorum.
Taraftarınız sizin evlenmenizi istiyormuş. ‘’Üzmeyin bizi, siz de sevin birbirinizi’’ pankartları açmışlar. Kızdınız mı?
Maça konsantre olduğumdan hiç görmedim, gazetede okudum. Kızmadım, komik geldi, mizah anlayışı yüksek insanlarmış. Arda da eminim gülüp geçmiştir.
Aranızda espri olmadı mı?
Çok görüşmüyoruz, kulüpte ya da bir organizasyonda ancak… Ama hiç konuşmadık bu konuyla ilgili.
Arda çok geziyor ve eleştiriliyor ya, ‘’Dur’’ demeli mi?
Arda formasına sahip çıkan, sağlam bir Galatasaraylıdır, nerede ne yapacağını iyi bilir. Basının onu yıpratmak için ekstra çaba sarfettiği ortada. Bence özel hayatı kimseyi ilgilendirmez. Kimseye söz söylemek düşmez. Çekemiyorlar.
AH BU HAYRANLAR
Fırsatçı taraftar, kirli otomobilinin arka camına’’I love you Işıl’’ yazmış. Bayan basketbolunda böyle bir sevgi duymadım ben daha önce. Başka neler yapıyorlar?
Evlenme teklifi var bolca. Doğum günümde taraftar konfeti atıp pankart açmıştı, ‘’ İyi ki doğdun, iyi ki aslan oldun’’ diye. Çocuklarının adını Işıl koyan var. Kapıma her gün sarı kırmızı gül bırakan bir hayranım vardı, karşılaştık en sonunda; ‘’Benimle çıkar mısın’’ dedi, bir beraberliğim olduğunu söyledim. Tribünden geliyorum, onlardan biriyim, ben forma içinde terliyorum o kadar.
Reenkarnasyona inanır mısınız, yeniden doğmuş Metin Oktay olduğunuzu söyleyenler var.
Reenkarnasyona inanır mıyım, bilmiyorum. Keşke onun gibi olabilsem. ‘’Metin Oktay’a benzeyen gururumuz Işıl Alben’’ diye bir pankart açmıştı tribünler, çok mutlu olmuştum.
Fenerliler çok mu uğraşıyor sizinle maçta?
Sahaya adımımı atar atmaz başlıyor küfürler ama hiç birini duymuyorum. Maalesef Türkiye’de çok oluyor. Orada erkek arkadaşımda olabilir. Sadece küfür değil bozuk para da yedim.
Saçlarınız bozuk paraları tutuyordur
Evet, o yüzden böyle dikiyorum.
BU NASIL FANATİKLİK PES!
Maçları Nasıl izliyorsunuz?
Tabii GS’lı arkadaşlarımla.
Fenerli arkadaşınız yok mu?
Düşüneyim… Yakın arkadaşım yok.
Fenerli biriyle evlenir misin?
Evlensem de yürümez nasıl olsa o ilişki, kavga, dövüş…
Diyelim ki, aşık oldunuz, adam Fenerli çıktı…
Olamam. Ya da değiştirmeye çalışırım. Klasik olacak ama en büyük aşkım Galatasaray.
Nasıl bir erkekle evlenmek istersiniz.Galatasaraylı bir erkekle.
Şu an biri var mı? Üzelim taraftarımızı…
Yok. Vaktimin çoğunu dizime harcıyorum zaten ama memnunum halimden.
IŞIL IŞIL ALBEN IŞIL IŞIL ALBEN BÜYÜKSÜN KAPTAN

Bir Garip Hikaye(:(Işıl Albende içinde yer almaktadır)

Bu hikaye sezon ortasında birkaç ışıl alben fanatiğiyle yazıldı Işıl Albenin sakatlını düşünürken aklımada hep bu hikaye oyunumuz geliyordu(Bize zaman kaybettirdin diyenlerle ödeşiriz sorun değil .Çokda kötü değil Benden pazarlamacı olmaz insan malını över yalandan dahi olsa(:ben içinde kendi yazdıklarım var diye övemiyorum o zaman şöyle söylüm çok kötü değil çok kötü olsa zaten eklemem.Ya aslında çok da uzun değil siz ne ağır romanlar bitirdiiniz bu en hafifi Hafif sinek siklet gibi : )
Bir Garip Hikaye Oyunu
Yeni oyunumuz inşallah güzel devam eder : DBilmeyenler için açıklama: Bu oyunda sizden sonraki üye sizin cümlenize bağlı kalarak yeni bir cümle ekleyerek sonsuz bir hikaye üreteceğiz hep birlikte.. (Yasal Uyarı: Bağımlılık yapabilir : ))Başlıyorum..Asfaltın güneşin altında eridiği bir saatte Ağırlık antremanından çıkmış nereye gideceğimi düşünmeden yürüyordum..cansuköşe başındaki bir kafeye girdim ve sipariş almak için yanıma iriyarı, pis sakallı, donuk bakışlı yaşlı bir çocuk geldi...:Dadem(UAbaba)

Bir An Sitedeki Reis Abiye Benzettim ve Hamburger + Cola Siparişimi Verdim.Beklerken Bir Yandanda Cafenin Penceresinden Dışarıyı Gözlemekteydim..behzat

o an cafenin önünden UAbaba yı gördüm, elinde Galatasaray Formasıyla yürüyordu, uzun zamandır görmemiştim onu hemen dışarı fırladım arkasından bagırarak.. Cansu

''Allah belanı vermesin, kaç gündür net te yoksun, hiç arayıp sormuyosun'' dedim UABaba bana salak salak bakıodu sanki içinden bişeyler diodu ama ben duyamıyordum.Birden pufff etti ve UABaba yok oldu.Bana neler oluyodu böyle...Adem

gözlerim kararmaya başladı ve ondan sonrası bi ruya gibiydi.. uyandıgımda evde yatagımdaydım, gorduklerim ruyamıydı yoksa yasanmıs mıydı onu anlayamıyordum ,beynim allak bullaktı.. hemen banyoya gittim yuzumu yıkadım kafamı kaldırdıgımda aynada arkamda biri vardı...cansu

Benim evim çöp ev olduğundan:D ayna bulanıktı ve yansımadan kim olduğunu anlamamıştım.Arkamı dönmeye çalıştım fakat yapamadıııım:(Tırsıyordum hemde ne biçim:( fakat soğuk nefesini ensemde hissediyordum.Birden pis eliyle belimden dürttü:DÇığlık atmaya başladım... ''baaacım dış kapıyı açık unutmuşsunuzda onu söylemek için geldim'' dedi. döndüm arkamı baktımki bizim kapıcı imiş:D ''Ayyyyy Abdurrrrrahman senmiydin, korkuttun beni valla '' dedim ''ekmek alırmıydınız?'' dedi kapıcı o cırtlak sesiyle ''yok'' dedim sonra evden gitti...Tam kapı kapandığı an telefon çalmaya başladı zııııırrrrrrrrrrrrrr......:Dadem

7 gün sonra öleceksin...ben(Ayşegül Aygün)
korkudan ne yapacağımı bilemedm,hemen ustume bi mont alıp evden çıktım.. hızlı hızlı düşünmeden yürüyordm.. birden biri kolumdan tutup cekti,kafamı döndürgümde ise gözlerime inanamadım saskınlıktan dilim tutulmustu.... Cansu

İşte o bendım yanı ruhum Senı korkutmak ıcın her anını kolluyorum mesela suan arkanda belkı ıcınde belkı sevdıgın bır ınsanın ıcınde senı bogazlamak ıcnın en ıyı anı beklıyorum Pusat

aklımdan böle sacma sapan dusunceler geciyordu.. kendimi ii hissetmiyordm,, kendime gelmek için spor salonuna gittim basketbol oynamak icin.. her zaman basketbol oynamak beni dış dunyadan kurtarıyordu..cansu
tam bunları düsünürken ... uyandım...arkadasımın evınde sızmıs kalmısım eve dogru yürürken bırden sokak lambaları söndu ve dısardan sarhoslar...kara kara köpekler üzerime gelıyordu ıssız bı sokaktı etraf karanlık ve kımse yoktu...Bir garip apartman gördum çok urpetıcydı içine gırdım ve azili katillerin...icindeydım gerısını sız dusunuun:D pusat

bir anda yaptığım hata zanlı olmamı sağlamıştı arkamda polis önümde katil ve ben 2.kattan atlayarak kaçışa başladım.Sonra yolda bizim ayşegülü gördüm o beni saklayacaktı beni behzata yönlendirdi.Behzat sonra beni köşe başındaki arkadaşının evinde saklamaya başladı ertesi gün dışarı çıktım yakalandım ama suçsuz olduğum ortaya çıktı.Sonra da sessiz sedasız yaşadığım mekana dönmeye başladım yolda ademle karşılaştım onu da yanıma alıp istanbula gittik maç izlemeye. nadir

basketbol hayatım katil damgası yedigim gun bitmişti artk sadece mac izleyebiliyordum.. halbuki cok ii gelecegim vardı.bunun üzüntsü beni çok yıpratmıstı,, kendimi alkole vurmustum.. artk hayatım alkol ve hafta sonu GS bayan maçlarına gitmekle geciyordu,, tam bir IŞIL ALBEN taraftarı olmuştum.. onun icin takımımız için herseyi yapmaya hazırdım.... Cansu

Yine elimde içki şişesi akşam uyuya kalmışım bilgisayar başında kapının çalmasıyla kendime geldim başım dönüyordu yere düşe kalka kapıyı sonunda açabildim ve karşımda uzun süredir göremediğim nadir abi bana üzgün bir şekilde bakıyordu içeri geçtik ve bana bu böyle olmaz kendine gel sen diye uzun uzun konuştu abiliğini yaptı beni kendime getirdi ve planımı yaptım......ben(Ayşegül Aygün)

Kendimi biran önce toparlamalıydm.. Eskisi gibi o güzel günlere dönmek istiyordum,, planım ilk olarak basketboldu.. bi şekilde basketboldan kopmamalıydım,, oynayaasam bile antrenorluk yapmalıydım,,sevdigim işi severek baskalarına da ogretmek olabilirdi.. bunları dusunuyordum surekli ama once kendimi toparlamam çkiden kurtulmam lazımdı....cansu

3- 5 bardak kahve içtim anca ayıldım sonra sokağa çıktım saf saf dolaştım birdenbire etraf sessizleşti önümde bir ağaç gördüm yürüdüm ağaçlar gitgide çoğalıyordu daha sonra kendimi uçsuz bucaksız bir ormanın içinde buldum ne tarafa doğru gideceğimi bilemiyordum sağa saptım birde ne göreyim!!!!!!!!!Gizem
bir basket sahası ve yerde duran basketboL topu sanki benm kendime geLemem icin tparLanmm icin ozeLLikLe YAPILMIS ve biriLeri ozeLLikLe buraya geLmemi istemiş gibi ayakLarım beni buraya getrmişti anLam veremedgm bir sekilde... bir kac adımı korkarak atsamda sahaya adımımı attgm anda birden sanki icimdeki ASLAN CIKTI ORTAYA =)ve topu eLime aLır aLmaz bambaska bir ben oLmustum deLi gibi basket oynamaya basLadım...saatLer boyu!!!hava karamıs ve sogumustu farkına varamamısım bu ormandan nasıL cıkacagımı biLemiordum tam bunu dusunmeye basLamısken oda nesi derinLerden ayak sesLeri geLiordu ve icimde bi korku....kübra

aLLahım napıcaqtım.. napacaqımı biLmeden bu uçsuz bucaqSız ormanın içinde yürüordum.. bi Çıkmazın iÇine düŞSemde aqLımda Sadece baSketboL vardı..Bir Süre ÖyLe gittiqden Sonra...selin

yolda bir an durakladım..arkalardan ayak sesleri geliyordu.. bir an durup arkama baktım.ayak seslerini nedeni birrr.....merve

kediydi..ama yınede benım icin tehlike gecmemişti hala bir ormanın icindeydim..sonra hızla oradan uzaklasmaya basladım bir caddeye cıktıgımda sehirden cok uzakta oldumu anladım karanlıktı..caresizce napıcamı düsünürken birden karsıdannn....... elif

Işıl Alben geliyordu...Bir an durakladım...Gördüklerimin rüya olduğunu düşündüm kendime bir tane vurdum ve rüya olmadığını anladım..sonra ona doğru koşmaya başladım bağrıyordum ama beni duymuyordu...Belkide duymak istemiyordu... Okan

Diye düşünürken kulağındaki kulaklığı farkettim:) Ve kendime kızdım nasıl böyle bir şey düşünebilirim diye:)Koştum ama yetişemedim bende zaten şu bir kaç gündür yaşadıklarımdan çok yorulmuştum evimin yolunu tuttum...(Okan vallahi kendimi tutamadım kaptan bir taraftarın sesini duyacak ve duymamazlıktan gelecek hikaye bile olsa kaptan böylee bir şey yapmaz:DYa bu hikaye hikayelikten çıktı:)ben(Ayşegül Aygün)

Evime vardığımda kapının açık olduğunu gördüm. Bir anda içimde bir ürperti oldu ve tüylerim diken diken oldu. İçeriden de çok hafif tıkırtılar geliyordu. İçeriye sessizce bir adım attım ve kapnn yanında duran vazoyu iyice kavradım...(:D:DŞu kulaklık olayı tam benim aklıma geldi ayşegül yazmış. E yani, aynn diyorum başka bir şey dmeiyorm :D) Yiğit

tam o anda kafasına indirecektim ki,, arkadasım aysegulmuş,, ama nasıl içeri girdigini düşünürken kapının açık oldugunu ve beni merak ettigi icin evime kadar geldiğini söledi.. snra beraber bişeyler yemek icin dısarı cıktık.. yolda giderken bi araba önümüzde durdu ve arabadan inen takım elbiseli ve gunes gozluklu adamlar silahları uzerimize dogrultarak bizi arabaya attılar.. bizi nereye goturduklerini ve bizden ne istediklerini bilmiyordum.. sadece korkmus bi sekilde bi seyleri cözmek icin adamları incelemeye baslamıstım.... cansu(Vala aysegul super yerden toplarmıssın kulaklık olayını :D:D )Cansu

hepsi iri yarıydı..karsı koymak yerıne sakınce oturup neler olduunu ve napıcaımı planlamaya calısıodum..tam o sırada araba durdu ve biz tam sehir merkezındeydık..sonra aysegüle fısıldadım 'adamların bos anını bulup 3 dedigimde kosucaz' aysegül anlarmıscasına kafa salladı..arabanın dısında beklemeye basladık..vee aysegüle 3 dediim..ancak ben kactım aysegül kurtulamadı..eve döndüm ve üzgün sekılde care ürettım... elif

Evde oturmuş düşünürken ben neden eve geldim ilk önce polise neden gitmedim diye kendime kızıyordum şoktan ve ilk defa böyle bir şey başıma geliyordu hemen bir sebep uydurdum kafamdan içimin rahat etmesi için:D zaman kaybetmeden polisin yolunu tuttum yolda ayşegül benim için kendinimi feda etti acaba diye düşünüyordum ve emniyet müdürlüğünün kapısından içeri girdim:(:D(ya ben neden orda kaldım:(ayşegülün hazin sonu:Dkurtarın beniiiii:D)ben (Ayşegül Aygün)

durumu saknce anlattım..onlar ise elinden geleni yapacaklarını slediler..ve sonra tek basıma yolda yürümeye basladım hava kararmıstı..aysegülü orada bırakmanın vicdan azabını duyuyordum..ıssız bi yerdeydim..kosmaya basladımm.. 'aysegüülll' diye bagırdım bos sokaklara.. günler gectı aysegülden hala haber yoqq..gecen günler benide yiyip bitirdi..onu nası bıraktım ordaa allaım naptım ben die kendime kızarkenn evin telefonu caldıı..aman allahım arayannnn... (aysegül kurtarcaz seni merak etme bak fenamı oldu hikayenın kahramanı oldunn) : )) elif

arayan ayseguldu,, kısık sesle yerini sölemeye calısıyordu.. bnse telaslı ve saskın halde onu duymaya calısıyordum.. snra tel birden kapandı ve iice korkmaya basladım acaba aysegulun aradıgını farkedip ona zarar mı verdilerdi,, aysegulden ve bnden ne istemişlerdi acaba aysegulu kacırmak isterlerken bnle oldugu icin yanında bnde mi kurban olmustum ve adamların yuzunu arabalarını bildigim icin bnide mi oldureceklerdi.. böle sorular kafamda dolasırken birden polise gitmeye karar verdim.............cansu

polis karakoluna giderken 4-5 motorlu etrafımı cevirdi.. ne oldugunu anlayamamıstım ve cok tırsmıstım.. beni yine kacıracaklar mı die tereddut ederken biri motordan atladı ve kaskını cıkarark ustume geldi..............................cansu

Bana Ayşegül'ün nerde olduğunu bildiğini ve bana yardım edeceğini söyledi...Ama 'polise gitmemem gerektiğini ona güvenmemi' söyledi...Ben güvenip güvenmeme konusunda karasızdım ama bu belkide Ayşegül'ü kurtarmanın tek yoluydu..Çabuk bi karar vermem gerekiyordu ve kararımı verdim... Okan

ona guvenmeyi secmiştim.. doru yada yanlıs oldugunu hakkında bi fikrim yoktu sadece basit bi kumar oynuomusum gibi hissettm ama bu kumar gercekten bi can'a malolablirdi..............cansu

Boyu yaklaşık 1.80 olan kalıplı adamın motoruna bindim...Issız ve Boş bir araziye gittik...Ben korkmaya başlamıştım...Acaba güvenmekle doğrumu ettim diye düşünürken..Kasklı adam tekrar yanıma geldi ve...okan

bir planı oldugunu söledi..................cansu

Polisleri aramamızı ve çıkacak çatışma sıransında Ayşegül'ü kurtarabileceğimizi söyledi..Aklımdan bu adamın bana neden yardım ettiği çıkmak bilmiyordu ama ona gövenmekten başka şansım yoktu...Polisi aradık ve.. Okan

yardım edeceklerini sölediler... ama biz aysegulu kurtarmak isterken hata yapıpta kaybetmekten korkuyodum.. (okan burda bi tereddute dustun.. once polisleri arama dedin smdide arayalım diosun :D:D karıstı mı frekanslar.. )Cansu

Polisleri bekledik...Polisler geldi...Ortalık karışmıştı...Her bir yanımızda silah patlıyordu...Biz ise saklanıyorduk...Doğru zamanı bekleyip Ayşegül'ü kurtracaktık...Adamlar polislerle çatışırken Ayşegül'ü bırakmışlardı...Yanına doğru koştuk ve...(Adamların plan ı böyle karambolde Ayşegül'ü çıkarıp polis e de yakalanmıcaz : ) hem adamlardan hem polisten kurtulmuş olcaz Cansucm Bi karışıklık yok : D: D ) Okan

Aysegülü aldıgımız gibi motorlara atlayıp kaçtık.. adamların hala aysegulden ne istedigini bilmesemde bu motorlular aysegulun dostları oldugunu anlamak zor olmamıstı benm için..snra gizlendiklere yere getirmişlerdi beni.. aysegul biraz halsizdi ve birden bayıldı...........................(polisle ne sorunumuz varda yakalanmıcaz anlamadım )Cansu

Onu ayıltıp etrafımızdaki adamların kim olduğunu sordum...Hala Halsizdi...Ama kısık bir ses tonuyla sorularıma cevap verebiliyordu...(Bizim değil yanımızdaki adamların sorunu war :D ) Okan

aysegül onların cok onemli bişeyini calıp saklamıstı.. onlarda onun pesindelermiş.. bn nasıl kendimi böle olayların icinde buldugumu anlayamamıstım... kafam cok karısıktı..... şimdi neler olacaktı hiç bilmiyordum...............(hmmm tamam ozaman :D )Cansu

Ayşegül'e burdan gitmek istediğimi söyledim..Ayşegül asla dışarı çıkamayacağımızı her yerde arandığımızı söyledi ama ben bu yerde daha fazla kalamazdım...Çıkmaya karar verdim...Ayşegül kararlı olduğumu anlayınca kalktı ve peşimden geldi...yola koyulduk... Okan

yolda giderken aklıma bir fikir geldi..eve gitmek bizim icin tehlıkeli olabilirdi en iysi arkadasım elif in evinde onu saklmaktı..elif in kapısını caldıımda elif sasırdı..durumu anlattıımda ise gayet anlayısla onu saklayabilecegini söyledi..ama bir sartı vardııı......:D elif

Yemeğimizi yiyelim ve polis i çağırıp herşeyi anlatalım dedi bana Ayşegül şiddetle karşı çıktı..Ben şaşırdım bu tepkiye...Ayşegül'ün benden sakladığı birşeyler olduğunu düşünmeye başlamıştım...Oturduk ve Ayşegül'ü ikna ettik...Ama Ayşegül bize değil sadece polis e anlatacağını söyledi bizde ne anlatacağını merak ediyorduk...Polis i aradık ve... okan

onlara aysegül ün burada olduunu döledik polisler geldi aysegülle konustular..aysegül odadan cıkarkennelifelife ve bana pişman olacaksınız diye bağırdı....ve çekti gitti artık ayşegül yanlızdı ve ne yapacagını bilmiyordu heran birini öldürebilirdi...kübra

Diye düşünürken...Ayşegül'ün böyle bişe yapamamayağından emin oldum ,arkasından koştum..Polisler Ayşegül'ü saatlerce sorgulamıştı Psikolojisinin biraz bozulduğunu fark ettim...Bize neden öyle sözler söylediğini de şimdi anlamıştım...Ayşegül'e polise neler anlattığını sordum...Ayşegül'ün bana verdiği yanıtla şaşırmıştım..Arkadaşlarının çok pis işlere bulaştığını ama kendisinin bir alakası olmadığını söyledi... Okan

Ayşegül sakin ol dedim söylediklerine inanıyordum çünkü o çok iyi bir insandır asla böyle birşey yapmaz yapamaz neyse sorgulaması bittikten sonra beraber dışarı çıktık o günde Fenerbahçe maçı vardı 1 grup febelinin arkamızdan geldiğini farkettik daha sonra.........gizem

Ama onların bilmedikleri bişey wardı bi GALATASARAY lı bütün dünyaya bedeldi... Okan

GALATASARAYlı olmak bir ayrıcalıktıR.. Cansu

Her zamanki gibi ezikfebeliler yanımıza bile yaklaşmaya korkmuşlardı...Maç saatine az kalmıştı karakola uğramamız gerekiyordu..Uğradık ve Ayşegül'ün bi suçu olmadığı ortaya çıkmıştı...Yağmur yağıyordu...Maça çok az kalmıştı..O maçı kaçıramazdık..Koşmaya başladık...okan

Deliler gibi koşuyorduk cansu okan gizem kübra elif duygu aslı... yağmura aldırış etmeden artık özgürdük ne siyah giyinen adamlar ne polisler artık sadece galatasaray bayan basketbol takımı ve ışıl alben olacaktı hayatımızda salona bir girdik bütün gözler bize çevrildi maçın son dakikalarına yetişebilmiştik son 22 saniye durum 52-52 oyunun kırılma noktası hatanın telafisi yoktu oyunu ışıl alben kuruyor tuğba palazoğluna topu attı tuğba palaz oğlu bir kaç adım attıktan sonra tekrar topu ışıl albene attı ışıl albenin karşısında esmeral ışıl alben kıvrak bir hareketle esmeralden kurtuluyor pota altında agustus ve taj hazır bekliyor çemberin tam dışında tuğba palazoğlu müsait bir pozisyonda keskin nişancı esrada hazır bekliyor ama onu birsel rahat bırakmıyordu pota içindeki taj ve agustusun pota altında sıkıştırma başladı tek çare tuğba palazoğlu kalmıştı ışıl albenin karşısında nevriye yılmaz vardı salonda müthiş bir bir tezahurat vardı ışıl kaptan oley ışıl kaptan oley herkes nefesini tutmuştu ışıl alben nevriyenin üzerine doğru bir kaç adım attı artık tuğba palazoğluda avantajını yitirmişti ışıl alben güzel bir hareketle nevriyeden sıyrılmaya çalışırken nevriye fizik gücünü ortaya koyarak hafiften ışıl albeni iterek topun sahibi oldu ve pota altından sayısını attı durum 52-54 oldu ve salonda ölüm sessizliği oluştu umutlar tükenmişti son 5 saniye vardı ve beraberlik yetmiyordu galibiyet şarttı bir tane 3lük lazımdı:( ve ışıl albenin gözlerinin kızardığı belli oluyordu top yine ondaydı topu alarak hızla koşuyordu ve nevriye ve tatum ışıl albeni aralarında ezmeye çalıştı desek abartmamış oluruz tam anlamıyla ışıl albeni oyun dışı bırakmaktı kasıtları son 2 saniye kalmıştı tüm taraftar ayağa kalktı salon nerdeyse mahşer alanına döndü ışıl alben halen yerden kalkmamıştı bu taraftarları daha da ateşliyordu sağlık görevlileri sahaya girmek üzerdiki kaptan el hareketiyle gerek olmadığını mana etti ayağa kalktı ama ayağında bir sorun olduğu belliydi yüz ifadesiyle bunu saklamaya çalışsada acı çektiği belliydi ve 2 atış kullanacaktı ama 2 sayı bize yetmiyordu herşey bitmişti kendi salonumuzda fb nin kupayı alışını izleyecektik bu kareleri gözümüz de canlandırmaya çalıştığımızda bile büyük bir üzüntü ve ızdırap duyuyorduk taraftarın çoğunluğunun gözleri kızarmıştı yanaklarımdan bir sıcaklık aktığını hissediyordum:( top kaptandaydı fazla zıplamadan atışını kullandı sağ ayağında bir sorun olduğu fark ediliyordu ve ilk atış basket oldu 2 atışa hazırlandı ve potaya çarptı:(:(:(:( ışıl alben topa zıpladı ve yakaladııı ve baskettttt durum 55-54 salonda çıt çıkmıyordu şoktaydık ve çığlıklar atıldı ağlıyorduk artık taraftar oyuncular ışıl alben gözde türkmen mihriban oğuz ışıl alben bir anda sevinç gözyaşları döktürdü salon ışıl albene tezahuratlarla inliyordu ışıl kaptan oley ışıl kaptan oley:::::Kupayı kaptan olduğu için ışıl alben havaya kaldırdı vee halen ağlıyoruz :rolleyes::IŞIL ALBENİN YAPTIKLARI YAPACAKLARININ TEMİNATIDIR BEKLEYİN VE BU ÇOŞKUYU YIL SONUNDA YAŞAYALIM SONyaf beni ne hallere soktunuz nerdeyse katil bile oluyordum bilinç altınızda öyle bir etkimi bıraktım:Dne değişik bir hikayeydiOff ne çok yazdım hepsini okuyabileni tebrik ediyorum ne sabır varmış saat 02:25 benim hayal gücüm bu saatler tavan yapar cansu hep senin yüzünden :D aslında uğraşsam daha enteresan şeyler çıkabilirdi:D ama şuan bilgisayarın başında uyumamak için büyük savaş veriyorum:DAcaba yazarımı olsam:D ben(Ayşegül Aygün)

( Müthiş Son Harikasın :D )( Walla güzel olcak dedim de bu kadarını da beklemiyodum) okan

Süper süper süper. ! :D:Dyiğit

gerçektende harika bitirdin yaf kimse bu kadar güzelini yapamazdı helal olsun sana sayende hikayede de olsa bir maça gidebildim teşekkürler:)gizemYemin ediyorum ki okurken bile heyecanlandim ve kaptana sonunda ne olacak diye düşündüm....süpersinnnnn ayşegüll yaa allah seni başimizdan eksik etmesin... çok tşk ederim Kübra

Aysegül beni ve okanı kırmayıp sonu getiridigin için tesekkur ederim.. Güzel bişey yazıcagını biliyodum ama bu gercekten muhtesem olmus.. Süpersin : ): ): )Cansu

waaowww...süper yazmıssın aysegüll..okurken nefesim kesildii....iyki seni orda adamların yanında bırakmısım süper senaryo olduu...emegi gecen herkeze tesekkürlerr....:D:D elif

oooo Süperdi tebrikler walla:Dcoşku kuray
gerçekten süper olmuş hepsini okudum Sümeyye
Buna tekrar başlayın yaa cidden yetenek var sizde :Dkura
y
 
TÜRKİYE CANIM FEDA

Türkiye

ultrAlben
Galatasaray